Yakın gelecekte kömür özelliğini yitirmeyecek…
Zonguldak’ta, 23. düzenlenen Uluslararası Kömür Kongresi’nin Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Barış, kömürün geleceği hakkında tartışmalar sürerken Batı’nın ufak bir sorunda konvansiyonel enerjiye dönüşü tartıştığını ifade etti.
Barış, “30 yıllık tartışmanın üzerine bakıyoruz ki 50 yıldır kömürün dünya enerji payındaki yeri aynı. Kömürden çıkış sıklıkla vurgulansa da en ufak krizden sonra, enerji dengesindeki değişime sebep olan bir olayın kömürden uzaklaşmayı mümkün kılmayacağını düşünüyorum. Yakın gelecekte kömürün özelliğini yitireceğini düşünmüyorum” dedi.
Türkiye 23’üncü Uluslararası Kömür Kongresi, Zonguldak’ta düzenlendi. Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nde (BEUN) Madencilik Teknolojisi alanında görevli Prof. Dr. Kemal Barış, kongrenin açılış konuşmasını yaptı. Kömürün yüzyıllardır medeniyetlere enerji verdiğini ifade eden Prof. Dr. Barış, “Son 20 yılda küresel ısınma ve çevre kaygıları nedeniyle dünyada kömürün geleceği hakkında önemli tartışmalar yürütülüyor. Kömürle ilgili tartışmalar devam ederken, sanki diğer enerji kaynakları çok temizmiş gibi kömür sürekli ‘kirli’ bir enerji kaynağı gibi lanse ediliyor. Batının iki yüzlülüğü burada da ortaya çıkıyor. Neredeyse 200 yıl kömürün her türlüsünden yararlanıp sanayiyi artık büyüyemeyecek seviyeye getiren ülkelerin günümüzde küresel ısınma nedeniyle kömürden vazgeçeceklerini deklare ettiklerini hatta bununla ilgili çok sayıda belge yayınladılar. Özellikle Avrupa Birliği çok yapıyor bunu. Fakat bir bakıyoruz, en ufak bir sorunda Rusya-Ukrayna savaşından sonra, batının Ukrayna desteği nedeniyle Rusya doğal gazı kesti Avrupa’ya. Bir anda kapatılan nükleer santrallerin tekrar açılması, hatta kömür ocaklarının yeniden devreye girmesi tartışılıyor. Almanya konvansiyonel enerjiden vazgeçeceğini söylerken hemen bu tartışmaları başlattı. İngiltere 35 yıldır yeraltı madenciliğiyle kömür çıkarmıyordu, Cumbria bölgesine 200 milyon pound yatırımla bir ocak açtılar. O yüzden samimi olduklarını söyleyemem” diye konuştu.
‘50 YILDIR KÖMÜRÜN DÜNYA ENERJİ PAYINDAKİ YERİ AYNI’
Küresel ısınma, çevre kirliliği gibi konuların önemli olduğunu ancak verilere göre söylemlerin altının boş olduğunu ifade eden Prof. Dr. Barış, “Kömürün enerji tüketimindeki payı 1980 yılında yüzde 26,77’ymiş. 2000’lerin başında yüzde 25’lere doğru geldi. 2010 yılına geldiğimizde tekrar yüzde 30’un üzerine çıktı. 2023 yılında payı yüzde 26,47’de. 30 yıllık tartışmanın üzerine bakıyoruz ki 50 yıldır kömürün dünya enerji payındaki yeri aynı. Kömürden çıkış sıklıkla vurgulansa da en ufak krizden sonra, enerji dengesindeki değişime sebep olan bir olayın kömürden uzaklaşmayı mümkün kılmayacağını düşünüyorum. Yakın gelecekte kömürün özelliğini yitireceğini düşünmüyorum” ifadelerini kullandı.
‘GELİŞEN ÜLKELER İÇİN ALTERNATİF ENERJİ PEK MÜMKÜN DEĞİL’
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin enerji ihtiyacının yılda yüzde 2 ila 3 arttığını söyleyen Prof. Dr. Barış, “Konvansiyonel kaynakları kullanmazsanız, yerine alternatif enerji kaynakları koymak son derece zor. Bunu Almanya yapabilir, çünkü sanayisi tepeye çıktı artık. Enerjiye daha fazla ihtiyaçları yok, dolayısıyla bir termik santrali kapatıp yerine alternatif enerji kaynağı koyabilir. Ama bizde böyle olamaz. 150 bin megavat kurulu gücümüz varsa her yıl 5 bin megavata ihtiyacımız var, bu seviye itibariyle. Dolayısıyla 5 bin megavatın karşısında bir alternatif enerji kaynağı yaratmak pek de mümkün değil” ifadelerini kullandı.
‘TAŞ KÖMÜRÜ İTHALATININ MALİYETİ 4,5 MİLYAR DOLAR’
Kömürün Türkiye için stratejik olduğunu ve 2023 yılında 80,9 milyon ton linyit, 1,06 milyon ton taş kömürü üretimi yapıldığını ifade eden Prof. Dr. Barış, şöyle konuştu:
“Linyit miktarımız dünya açısından da iyi ancak 37,7 milyon ton taş kömürü ithal etmişiz. Bunun ülkemize maliyeti 4,5 milyar dolar, sadece tek başına kömür ithalatının maliyeti. Sadece bu veriye bakarak, bırakın TTK’nin kapatılmasını, bu kadar stratejik bir kurumun aslında eski günlerine döndürülmesi gerektiğini düşünüyorum.”